Şeker-Testleri

Şeker Hastalığında Laboratuvar Tetkikleri

Şeker hastalarının, hastalıklarının takibi açısından yapılacak tetkiklerin ne anlama geldiğini bilmeleri gerekir.

1. Açlık Kan Şekeri:

Kandaki şeker miktarının belirli bir açlık sonrası ölçülen seviyesidir. 

Normal kişiler aç kalınca insülin dışındaki hormonlar kan şekerini artırırken insülin aşağıya çeker. Şeker hastalarında insülin hormonu iyi çalışmadığından kan şekeri yüksek çıkar. Açlık kan şekeri ölçümü şeker hastalığının teşhisinde kullanıldığı gibi, tedavinin etkili olup olmadığını anlamak için de kullanılır. Açlık kan şekeri için en iyi zaman sabah aç karnına yapılan ölçümdür. 12-14 saat açlık en iyi sonucu verir.

Açlık kan şekerinin normal değeri sağlıklı kişilerde 70-100mg/dl arasıdır. 126mg/dl ve üzeri çıkarsa şeker hastalığınız var demektir.

Açlık kan şekeri 100 ila 126mg/dl arasında çıkarsa şeker yükleme testi (OGTT) yapılır.

Açlık kan şekeri 70 mg/dl den daha az çıkarsa şeker düşüklüğü vardır. Bunun nedenlerinin araştırılması gerekir.

2.HbA1c:

Kırmızı kan hücrelerinin içinde bulunan “hemoglobin” isimli proteine şekerin bağlanması ile oluşur. HbA1c, bu nedenle son 3 aylık veya 100 günlük kan şekerinin yüksekliği hakkında bilgi verir. Ortalama kan şekeri son 3 ayda yüksek ise HbA1c yüksek çıkar. HbA1c ölçmekle kan şekerinizin ayarının iyi olup olmadığını anlayabilirsiniz.

‘’HbA1c= Açlık kan şekeri+ tokluk kan şekeri’’ şeklinde bir formül HbA1c’nin anlamını en iyi gösterir. HabA1c bu formülde görüldüğü gibi hem açlık kan şekerinden hem tokluk kan şekerinden etkilenir. Bu nedenle hem açlık hem de tokluk kan şekerinin kontrol altına alınması gerekir. Açlık kan şekerini normal olduğu halde HbA1c yüksek ise tokluk kan şekeriniz yüksek olabilir. Ayrıca bazı kan hastalıkları da bu yüksekliği yapabilir.

HbA1c 3 ayda bir yapılabilir. Daha sık yapmaya gerek yoktur.

HbA1c normalde %4,5 civarındadır. Şeker hastalarında istenilen seviye %6 olmasıdır. Bununla birlikte %6.5 ve altı kabul edilebilir. 6.5’un üzeri organ hasarları yönünden risk taşır.

HbA1c yüksek ise bunun nedenleri araştırılır, diyet ve ilaç ayarlaması yapılır.

HbA1C ölçümünün anlamı alınan sonuca göre son 3 aylık kan şekeri ortalamasını gösterir. Aşağıda HbA1c sonucunun ne anlama geldiği verilmiştir.

%4 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 65 mg/dl

%5 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 100 mg/dl

%6 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 135 mg/dl

%7 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 170 mg/dl

%8 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 205 mg/dl

%9 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 240 mg/dl

%10 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 275 mg/dl

%11 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 310 mg/dl

%12 ise son üç aylık kan şekeri ortalaması yaklaşık 345 mg/dl civarında demektir.

HbA1c’nin 6 ve altında olması idealdir.

3.Kan yağları ölçümü : Total Kolesterol, LDL-Kolesterol, HDL-Kolesterol, Trigliserid ölçümü

Kan yağları, koroner kalp hastalığı riski için önemli olduğundan her şeker hastasında ölçülmelidir.

Total kolesterol 200 mg/dl altında, trigliserid 150 mg/dl altında olmalıdır.

HDL-Kolesterol, iyi kolesterol olarak bilinir. Bizi kalp hastalığından koruyan HDL-Kolesteroldür. HDL-Kolesterol 40-60 mg/dl arasında olmalıdır. Daha düşük olması iyi değildir.

LDL-Kolesterol kötü kolesteroldür. Damar sertliği yapar. Şeker hastalarında LDL Kolesterol 100 mg/dl nin altında olmalıdır. Kalp hastalığı ve şeker varsa LDL-Kolesterol 70 mg/dl olmalıdır.

Trigliserid seviyesi 150 mg/dl nin altında olmalıdır. HDL yüksekliği karaciğer hastalığında olabilir ancak bazen sağlıklı kişilerde de olur.

1. OGTT (Oral Glukoz Tolerans Testi): Şeker yükleme testi: Şeker hastalığı teşhisi için açlık kan şekeri 100 ile 126 mg/dl arasında olan kişilere yapılan bir testtir. 10 saatlik bir açlıktan sonra laboratuara gidilir, önce açlık kan şekeri ölçümü için kan alınır sonra 75 gram glukoz 300 ml suda eritilmiş olarak size verilir ve 5 dakikada içmeniz istenir. Daha sonra yarım saatte bir 2 saat süreyle kan alınıp şekere bakılır. İkinci saatte kan şekeriniz 200 ve üzeri ise sizde şeker hastalığı vardır. İkinci saat kan şekeri 140-199 mg/dl arasında ise gizli şeker vardır. Yükleme sırasında 30. dakika, 1. saat veya 1.5. saatte kan şekeriniz 200 mg/dl ve üzere ise gizli şekeriniz var demektir.

2. Rastgele kan şekeri ölçmek: Günün herhangi bir saatinde , aç veya tokluğa bakılmaksızın kan şekerini ölçmektir. Rastgele kan şekeri 200 mg/dl ve üzerinde ise şeker hastalığı teşhisi konulur.

3. İdrarda Şeker ölçümü: Kanda şeker 180 mg/dl’yi geçince idrarla çıkmaya başlar. Bu yöntem artık kullanılmamaktadır.

4. C-Peptid Ölçümü: Kanda C-peptid ölçümü tip 2 diyabetli hastalarda insülin salınım kapasitesini gösterir. C-peptid düzeyi azalması insülin salınımının iyi olmadığını gösterir. Tip 1 diyabetli hastalarda ise C-peptid salınımı yoktur.

5. Tokluk 2.saat kan şekeri : Tokluk kan şekeri genellikle yemek yedikten 2 saat sonra ölçülür. Şeker hastası kişiler mutlaka tokluk kan şekeri ölçümü yapmalıdırlar. Tokluk kan şekeri yemekten 2 saat sonra ölçüldüğünde 180 mg/dl’den az olmalıdır.Tokluk kan şekeri yüksekliğinin damar sertliğini artırdığı yapılan bilimsel çalışmalarda ortaya konmuştur. Yemek sonrası kan şekeri düzeyi yüksek olan hastalarda damar sertliğinin daha sık ortaya çıktığı ve şeker hastalığına bağlı olarak oluşan organ hasarlarının daha fazla olduğu saptanmıştır. Daha önce yapılan klinik çalışmalar açlık kan şekeri kontrolünün ve HbA1C düşüklüğünün ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur. Ancak açlık kan şekeri ne kadar iyi olursa olsun şeker hastalarında yine de komplikasyonların oluştuğu görülmektedir. Bu nedenle tokluk kan şekerinin de kontrol altında tutulmasının önemi artık ortaya çıkmıştır. Tokluk kan şeker düzeyi yüksek hastalarda kalp hastalığı riskinin fazla olduğu ortaya konmuştur. Özellikle şeker yükleme testinde 2.saat kan şeker düzeyi ile kalp hastalığı riski arasında ilişki vardır. Yemek sonrası artan şeker LDL-Kolesterol denen “kötü kolesterol”ün oksidasyonunu yani damar sertliği yapıcı etkisini artırmaktadır. Ayrıca damarların içini döşeyen endotel isimli zar tabakasının iyi görev yapması da bozulmaktadır. Kan şekerinin hızlı artmasının pıhtılaşma faktörlerini artırarak damar içinde pıhtı oluşma riskini artırdığı da bilinmektedir. Kan şekerinin yemek sonrası aniden yükselmesi oksijen radikallerinin artmasına ve böylece doku hasarına neden olmaktadır.